Eklem Ağrıları

El, ayak, dirsek, diz ve kalça ağrıları.

Kalça bozuklukları, uzun süreli ve ağır fonksiyonel sakatlığın, en önemli ve sık nedenleri arasındadır. Vücudun başka bölgelerindekinden farklı olarak, kalça patolojileri bebeklik, çocukluk, gençlik ve özellikle ileri yaşlılık gibi hayatın her döneminde görülebilir.

Kalça ağrısı sebepleri nelerdir?

Osteoartroz (kireçlenme), artritler (seronegatif poliartritler, romatoid artrit, enfeksiyöz artritler), tümörler, metabolik kemik hastalıkları (osteomalazi, osteoporoz), yumuşak doku bozuklukları (bursit, tendinit), çocukluk çağı hastalıkları (geçici sinovit, juvenil kronik artrit, Legg-Perthes hastalığı), fasia lata fasiiti, piriformis sendromu, meraljia parestetika, osteitis pubis, başka yerlerden kalçaya yayılan ağrılar

Koksartroz (kalça kireçlenmesi)

Çoğunlukla semptomlar ileri yaşlarda ortaya çıkar. 55 yaşın üzerindekilerin %5’inde koksartroz bulunur ve bunların yaklaşık yarısı cerrahi girişim gerektirir. Koksartrozun ana belirtisi ağrıdır. Başlangıçta sinsi, künt bir ağrı vardır. Ağrı kabada, kasık ve uylukta hissedilir. Ağrı dize vurulabilir ve sadece diz ağrısı ile ortaya çıkabilir. Hastalık ilerledikçe artar. Kalça üzerine yüklenmeyle şiddetlenir. Ağrı istirahatta da olur ve gece uyandırabilir. İstirahat ağrısı koksartroz için karakteristiktir. Hastalığın aktif ve ileri dönemlerinde oturma, kalkma ve merdiven çıkma oldukça zordur. Tedavi için şişman hastaların zayıflaması önerilir. Baston ve koltuk değneği de kalça üzerindeki yükün bir kısmını alır. Yumuşak tabanlı ayakkabılar yükün absorbsiyonunu artırarak semptomları hafifletir. Hastalar ayakta durmaktan ziyade iskemlede oturarak çalışmalı, çömelme ve diz çökmeden kaçınmalıdır. Hafif ve orta derecedeki koksartrozun tedavisinde osteopati ve manuel fizyoterapi tedavisinden yararlanılır. Yürüyüşler istirahat periyodları ile yapılarak semptomlar azaltılır ve daha uzun mesafe gidilebilir. Ağrı kesici ve kas gevşeticiler ağrıyı azaltmakla birlikte uzun süre kullanıldıkları zaman dejeneratif değişiklikleri daha fazla ilerletebilirler. Konservatif tedaviye rağmen ağrısı geçmeyen, eklem kontraktürünün günlük yaşamı etkilediği, 60 yaşın üzerindeki olgularda uygun cerrahi girişimler denenebilir.

Bursit

Bursa, eklem çevresindeki içinde sıvı olan keseciklerdir. Bursalar sürtünmeyi azaltırlar. Kalça eklemi çevresinde çok sayıda bursa vardır. Bursanın iltihabına bursit denir. Bursa içindeki sıvı anormal derecede çoğalır. Kalça çevresinde ağrı olur ve ağrı hareketle artar. İltihaplı bursa üzerine bastırıldığında ağrı şiddetlenir. Akut dönemde soğuk, kronik dönemde yüzeyel ve derin sıcak uygulanır. Ağrı kesici ilaçlar yeterli iyileşmeyi sağlayabilir. Dirençli olgularda fizyoterapi mutlaka denenmelidir.

Osteonekroz (avasküler nekroz)

Osteonekroz kan azalması sonucu kemik ve komşu kemik iliğinde hücre ölümüdür. Avasküler nekroz ve aseptik nekroz adları da verilir. Osteonekrozun en yaygın ve ciddi tutuluş yeri uyluk kemiği başıdır. Hastalık erkeklerde kadınlardan çok daha sıktır. Olguların çoğu 50 yaşın altındadır. Birçok olguda hastalık tümüyle asemptomatiktir. Yani hastanın hiçbir şikayeti yoktur. Tanı çoğu kez bir başka nedenle grafi çekildiği zaman konur. Bazı hastalarda, radyografik değişiklikler görülmeden önce haftalar ve aylarca süren ağrı yakınması olabilir. Ağrılı olgularda, ağrı en sık kasıkta duyulur, ayrıca kabaya, uyluk iç yüzüne ve hatta dize vurabilir. Genellikle ağırlık binince ağrı artar, fakat çoğu zaman istirahatta da devam eder. Daha sonraları topallama ve hareket kaybı başlar. Erken dönemlerde hastalık geriye dönebildiğinden ilaç tedavisi denenebilir. Koltuk değneği kullanarak, hasta kalça üzerindeki yük, en az 4-8 hafta kaldırılmalıdır. Ağrı için analjezikler verilir.Erken dönemde Fizyoterapi denenebilir. Geç dönemde ameliyat gerekebilir.

Legg-Perthes Hastalığı

Çocuklarda uyluk kemiği başının osteonekrozudur. En sık 3-12 yaş arasında görülür. Erkek çocuklarda kızlardan yaklaşık dört kat fazladır ve en çok 5-8 yaşlarında rastlanır. Legg-Perhes hastalıklı çocukların ekserisi topallar. Hastalar sızı diye tanımladıkları kasık, uyluk ve dizin iç yüzündeki ağrıdan yakınabilirler. Ağrı hareketle, yürüme ve koşmayla artar, istirahatla azalır. Birçok çocuk ağrıdan şikayet etmeden önce topallayarak yürüdükleri için topallama en önemli erken bulgudur. Legg-Perthes hastalığında tedavinin amacı uyluk kemiği başının deformitesinin önlenmesidir. Tutulumu az olan daha küçük çocuklarda semptomatik tedavi, yarışma sporlarının ve uyluk kemiği başına aşırı yük bindirecek aktivitelerin sınırlandırılmasıdır. Semptomlar şiddetlendiği zaman 1-2 hafta süreyle koltuk değneği ve geceleri evde traksiyon uygulanabilir. Çocuklar ayda bir klinik olarak, 2-3 ayda bir radyografik olarak izlenmelidir. İlerlemiş olgularda cihazlama veya alçılama, cerrahi tedavi yapılır.

Adduktor tendinit

Bacakları açarak yapılan sporla uğraşanlar adduktor tendinite daha yatkındır. Özellikle bu sporlardan önce ısınma egzersizlerini yeterince yapmayan kişilerde görülür. Kalça ve uyluk iç yüzünde hissedilen ağrı tipiktir. Tedavi akut dönemde istirahat ve buz uygulamasından ibarettir. Gerekirse ilaçlar ilave edilir. Ağır olgulara koltuk değneği verilmelidir. Manuel fizyoterapi en etkili teavi şeklidir.

Osteoartroz, patellafemoral ağrı sendromu, bağ lezyonları, meniskus yırtıkları, artritler (romatoid artrit, hemofilik artrit, piyojenik artrit, gut artriti), seronegatif poliartritler, periyodik artritik sendromlar (Behçet hastalığı, intermittent hidrartroz, palindromik romatizma), nöropatik artropati, aseptik nekrozlar (Osgood-Schlatter hastalığı, osteokondritis dissekans), bursitler, konjenital ve edinsel deformiteler, Sudeck atrofisi, pigmente villonodüler sinovit, eritema nodozum, sinovyal kondromalazi, bel ve kalçadan yayılan ağrılar.

Diz osteoartritinin (gonartroz, kireçleme)

Dizin artrozu eklem hastalıkları içinde omurgadan sonra gelir. Dizinde osteoartroz olan hastanın ilk yakınması ağrıdır. Ağrı aktivite ile artar, genellikle istirahatla kaybolur. Merdiven inip çıkarken, oturup kalkarken diz ağrısı artar. Yük taşıma ve yürümeyle de ağrı artabilir ve hasta ağrı nedeniyle oturup dinlenmek zorunda kalabilir. Meteorolojik değişimler de ağrıyı artıran faktörlerdendir. Ağrıyla birlikte fakat daha az sıklıkta olan ikinci yakınma eklem tutukluğudur. Aktiviteyle kısa sürede geçer. Hasta hareketle eklemlerinden gelen kıtırtı, kütürtü şeklindeki sesten ve şişlikten de yakınabilir. Grafi ile osteoartroz tanısı doğrulanır ve derecesi tespit edilir.
Akut alevlenmelerde osteoartritik dizin istirahatı gereklidir. Ağrı ve şişlik azalıncaya kadar geçici olarak baston verilebilir. Yaşlılara ve devamlı ağrısı olanlara sürekli baston kullanmaları önerilmelidir. Baston ve koltuk değneği istirahatı sağlamanın yanında o dize binen yükü de azaltacak ve yaşlı hastaların dengede durmasına yardımcı olacaktır. Osteoartritik dizli hastaların çoğu şişmandır. Fazla kiloların diz eklemi üzerine binen yükü artıracağı, bunun da ağrıya neden olacağı hastaya anlatılmalıdır. Hastalar ayakta durmaktan ziyade koltukta oturarak çalışmalı, çömelme ve diz çökmeden kaçınmalıdır. Kas gücünü artırmak ve eklem çevresindeki kasların erimesini engellemek için egzersizlerden yararlanılır. Manuel fizyoterapi eklem mobilitesini artırmanın yanında ağrıyı da azaltır. Bu tedavilere cevap vermeyen, günlük işlerini yapamayan ve deformitesi olan hastalara cerrahi tedavi uygulanır.

Patellofemoral ağrı sendromu

Patella diz kapağı kemiğidir. Patellofemoral ağrı diz kapağı ile diğer kemikler arasındaki bozukluklardan kaynaklanır. Hastalar genç yaş grubundadır. Patellofemoral ağrı sendromu dizin ön tarafında ağrı ve kıtırtı sesiyle karakterizedir. Uzun süre oturduktan sonra, merdiven çıkarken ve özellikle inerken ağrı olması karakteristiktir. Dizler 90° bükülmüş olarak bir saat kadar oturmak hastayı rahatsız eder. Dizin düzeltilmesiyle yakınmalar geçer. Hasta sandalyeden doğrulma, merdiven çıkma gibi aktiviteler sırasında kıtırtı sesi duyduğunu söyler. Tedavide hasta diz çökmekten kaçınmalı, egzersiz düzenlenmelidir. Ağrı kesici ilaçlardan kısa süreli yararlanılır. Manuel tedavi teknikleri uygulanmalıdır.

Meniskus Yırtığı

Meniskuslar eklemlerde kemik uyumunu sağlayan kıkırdak parçalarıdır. Meniskus yırtıklarında ağrı genellikle şiddetli ve anidir. Hasta aktivitesini durdurmak zorunda kalır. Diz şişer, bazen kilitlenebilir. Diz grafileri, artroskopi ve MR tanı yöntemleridir. Diz şişliğinin kaldırılması için önce lokal buz tatbiki yapılmalıdır. Sonra sıvı aspire edilebilir. Hastanın meniskus yırtığı olan dizi üstüne basması koltuk değneği gibi araçlarla önlenmelidir. Dizde şişlik yoksa manuel tedavi yapılabilir. Semptomlar zamanla düzelirse hasta, ağrı olmadığı sürece, yavaş yavaş aktivitelerine dönebilir. Semptomlar ısrar ederse veya artarsa artroskopi ve cerrahi endikasyon doğar.

Hemofilik Artrit

Hemofililerin görülme oranı on bin doğumda bir olarak hesaplanmıştır. Hemofili sadece erkek çocuklarda görülür. Akut hemartroz yani eklemde kanama olması ve şişmesi çocuk yürümeye başladıktan sonra ortaya çıkar. Özellikle diz, ayak bilekleri ve dirsekler olmak üzere eklemlerin hafif travmasını izleyen şiddetli ağrı ile birlikte şişlik gelişir. Tekrarlayan akut hemartroz sonucu kronik hemofilik artrit gelişir. Genellikle diz eklemleri şişer ve ağrılıdır. Tedavide aspirin gibi kanama eğilimini artırıcı ilaçlardan kaçınılmalıdır. Faktör VIII ve faktör IX tedavisi yapılır. Çok fazla miktarda ve ağrılı olmadıkça aspirasyon gereksizdir. Eklemler istirahata alınmalıdır. Kas erimesini engellemek için egzersiz yapılmalıdır. Kronik hemofilik artrit döneminde daha yoğun fizik tedavi programı uygulanabilir.

Behçet Hastalığı

İlk defa 1937’de bir Türk dermatoloğu olan Hulusi Behçet tarafından tanımlanmıştır. Hastalığın daha yaygın olduğu yerler Akdeniz ülkeleri ve özellikle Türkiye, İran ve Japonya’dır. Behçet Hastalığı genç erişkinleri tutar. Hastalık atak ve sönmelerle seyreder ve yaş ilerledikçe aktivitesi azalır. Erkekler hastalığa daha çok yakalanır. Yaklaşık her hastada ağız yaraları (ülser) ortaya çıkar ve genellikle ilk lezyondur. Ülserler başlıca dudak, diş eti, yanak ve dil mukozasında görülür. Genellikle çok sayıdadır, değişik aralıklarla tekrarlar ve bir iki hafta içinde iz bırakmadan iyileşir. Genital ülserler ağız ülserleri görünümündedirler. Ağız ülserlerinden daha az tekrarlar ve erkeklerde kadınlara göre daha ağrılıdırlar. Hastaların yaklaşık yarısında görme kaybına kadar gidebilen tekrarlayan üveit atakları olur. Göz tutulumu 2-3 yıl içinde ortaya çıkar. Hastaların yarısında büyük eklemlerde artrit gelişir. Genellikle diz, ayak bilekleri, dirsekler ve el bileklerini tutar. Artrit bir kaç hafta içinde kaybolur. Behçet hastalığında damarlar, merkezi sinir sistemi ve mide-bağırsak sistemi de tutulabilir. Spesifik tedavisi yoktur. Erkeklerde ve gençlerde ağır seyrettiği için daha dikkatli davranılmalıdır. Kolşisin mukokütanöz ve eklem semptomları üzerine, özellikle kadınlarda, etkilidir. Artrit genellikle kendiliğinden geçer. Kronikleşen ve sık tekrarlayan olgularda azatiopirin, sulfasalazin ve interferon-α kullanılabilir.

Diz çevresinde kist

Sinovyal kistler sinovyal zarın eklem kapsülü yoluyla eklem çevresindeki doku içine girmesi veya fıtıklaşmasıdır. Gerçek kist değildirler. Travma, osteooartroz, kristal artropatisi, romatoid artrit gibi bir eklem hastalığı ile birliktedirler. Her eklemde rastlanabilirse de en sık dizin arka yüzünde, sıklıkla osteoartrozla birlikte, görülür. Görülme sıklığı yönünden dizi omuz ve kalça izler. Sinovyal kist eklem ağrısı, şişme, eklem hareket kısıtlılığı semptomlarıyla ortaya çıkabilir. Tedavisi lokalizasyonlarına ve eşlik eden semptomlara göre değişir. Tedavide ağrı kesici romatizma ilaçları verilir. Kist büyükse veya ilaçlara cevap alınmıyorsa, içindeki sıvı boşaltılarak kortikosteroid veya ozon enjekte edilir ve bandajlanır. Bazen cerrahi gerekebilir.

Dirsek ağrısı sebepleri nelerdir?

Tenisçi dirseği (lateral epikondilit), golfçu dirseği (medial epikondilit), olekranon bursiti, romatoid artrit, osteoartrit, kubital tünel sendromu, gut, enfeksiyöz artritler, travma

Tenisçi dirseği nedir? Nasıl tedavi edilir?

En sık rastlanan dirsek ağrısı nedeni tenisçi dirseğidir. Tenisçi dirseği (lateral epikondilit) sadece sporculara özgü bir hastalık değildir. Genellikle zorlayıcı ve tekrarlayıcı el bileği hareketleri sonucu ortaya çıkar. Hasta dirseğinin dış yan yüzündeki ağrıdan yakınır. Dirsek ağrısı omuza, ön kol ve ele kadar yayılabilir. Ağrı çoğunlukla el bileği hareketleri ile artar, istirahatla kaybolur. Radyografi genellikle normaldir. Ağrının kaynaklandığı yere yapılan manuel yaklaşımlar çoğu olguda başka bir tedaviye gerek kalmadan iyileşme sağlamaktadır.

Kubital tünel sendromu nedir? Nasıl tedavi edilir?

Yüzük ve küçük parmağa giden ulnar sinirin dirsekteki olukta sıkışmasıyla ortaya çıkar. Diyabet, alkolizm ve kanser kişiyi nöropatiye daha yatkın kılar. İlkin, yüzük parmağın ulnar yarısı ile küçük parmakta uyuşma ve karıncalanma olur. Daha sonra, tabloya özellikle geceleri artan ağrı eklenir. Bası devam ederse el “pençe eli” görünümü alır. Ağrı kesici romatizma ilaçları ve lokal enjeksiyon ödemi azaltarak basının ortadan kalkmasına yardımcı olur. Nedbe dokusunu dağıtmak için dirseğe manuel fizyoterapi uygulanabilir. Konservatif tedaviye cevap alınamayan ilerleyici olgularda cerrahi olarak ulnar sinir serbestleştirilir ya da yolu değiştirilir.

Elin osteoartriti nasıl bir hastalıktır? Tedavisi nedir?

Elin osteoartriti genellikle 40 yaşın üzerinde başlar. Erkeklere göre kadınlar hastalığa on kat daha fazla yakalanır. Tek eklemi tutabilirse de çoğunlukla tutuluş birden fazla eklemdedir. Özellikle ailenin kadınlar tarafında yaygındır; anne, kız, kız kardeş. Hastalık ağrısız veya pek az bir ağrı ile aylar ve yıllarca fark edilmeden ilerleyebilir. Hastalar genellikle parmaklarında giderek belirginleşen kötü görünümlü nodüller nedeniyle başvururlar. Bazı hastalar işlerini eskisi kadar beceriyle yapamadıklarından yakınır. Ağrılı osteoartrozlular parafin banyosu, hot pack gibi fizik tedavi araçlarından çoğunlukla yararlanırlar. Gece giyilen naylon eldiven ağrıyı ve sabah sertliğini azaltır

Elin romatoid artriti nasıl bir hastalıktır? Tedavisi nedir?

İltihaplı bir eklem romatizmasıdır. İlerleyici ve sakat bırakıcıdır. Boyun, omuz, dirsek, kalça, diz ve ayak gibi birçok eklemi tutar. En sık tuttuğu yerlerden biri eldir. El bileği, parmak dip ve orta eklemlerinde ağrı, şişlik ve tutuklukla seyreder. Zamanla şekil bozuklukları ve kalıcı deformiteler bırakabilir. Tedavi edilmez ve hastalık ilerlerse elin fonksiyonları bozulur. Romatoid artritli hastayı bütünüyle değerlendirip temel ve semptomatik ilaç tedavisi düzenlenir. Hastalığın durumuna göre fizik tedavi ve rehabilitasyon uygulamaları yapılır.

Karpal tünel sendromu nedir?

Median sinirin karpal tünel içinde sıkışması ile ortaya çıkan klinik tablodur. Karpal tünel sendromu kadınlarda daha sıktır. Hasta ilk üç veya dört parmağındaki ağrı, uyuşma ve karıncalanmadan yakınır. Semptomlar karakteristik olarak gece, sabahın erken saatlerinde artar ve hastayı uyandırır. Hasta çoğunlukla ellerini sallayarak ağrı ve uyuşmayı gidermeye çalışır. EMG tanı ve hastalığın izlenmesinde değerli bir tetkik yöntemidir. Hafif vakalarda el bileğinin nötral pozisyonda splintle istirahata alınması ve manuel fizyoterpi yöntemleri çoğunlukla iyileşmeyi sağlamaktadır. Ağrı kesici ve iltihap giderici romatizma ilaçları olabilir. Bu tedavilere cevap vermeyen ve kuvvet kaybı olan hastalara cerrahi uygulanır.

DeQuervain hastalığı nedir?

Nasıl tedavi edilir? Başparmağıyla birlikte elini sıkarak ve elini küçük parmak yönünde hareket ettirerek iş yapan kadınlarda sık rastlanır. Hasta başparmak hizasındaki çıkıntı üzerindeki ağrıdan yakınır. Hastalık başparmağın istirahatı ve lokal kortizon enjeksiyonu ile tedavi edilir. Nadiren cerrahi gerekebilir.

Tetik parmak bir hastalık mıdır?

Parmakların iç yüzündeki kirişin hastalığıdır. Parmak büküldüğü zaman kilitlenir ve doğrultulamaz. Zorlanırsa, birden boşanarak düzleşir. Tedavi için lokal kortikosteroid enjekte edilir. Fizik tedavi iyileşmeye yardımcı olur. Bunlar yeterli olmazsa, cerrahi girişim sorunu çözebilir.

Ayak bileği ve ayak ağrısı nedenleri şunlardır:

Aşil tendiniti, aşil bursiti, plantar fasiit (topuk dikeni), tarsal tünel sendromu, anterior kompartman sendromu, pes planus (düz tabanlık), stres (yürüyüş) fraktürleri, Morton nöroması, halluks valgus, atletik zorlanmalar, romatoid artrit, osteoartroz, Sudeck atrofisi, gut, psödogut, enfeksiyöz artritler, seronegatif poliartritler, aseptik nekroz.

Aşil Tendiniti.

Genellikle travma, atletik zorlanmalar veya uygun olmayan ayakkabı nedeniyle ortaya çıkan Aşil tendiniti enflamatuvar hastalıkların seyri sırasında da görülebilir. Achilles tendonu üzerinde ağrı, şişlik ve hassasiyet bulunur. Tedavi programı ilaç, istirahat, uygun ayakkabı, hafif germe egzersizleri ve bazen hafif plantar fleksiyonda splint kullanımı içerir. ESWT (şok dalga tedavisi) ile başka bir tedaviye gerek kalmadan iyileşme sağlanabilir.

Plantar Fasiit (Topuk Dikeni)

Tekrarlayan mikrotravmalarla plantar fasiya (ayak tabanındaki zar) üzerine binen stres plantar fasiit denilen enflamatuvar durumu doğurur. Plantar fasiit spondilartritli genç hastalarda da görülür. Bazen topuk kemiğinde topuk dikeni oluşur. İstirahat, uygun tabanlık, ilaç ve lokal enjeksiyonlar en sık kullanılan tedavi şekilleridir. Şok dalga tedavisinin (ESWT’nin) ve PRP’nin en başarılı olduğu hastalıklardan biridir. Dirençli olgulara fizik tedavi uygulanabilir.

Antrerior Kompartman Sendromu

Çoğu kez genç erişkin erkeklerde, anormal ve alışılmıştan uzun bir süre yapılan egzersizden sonra, bacağın ön yüzünde ani olarak ağrı başlar. Zorlanmadan hemen sonra ödem sebebiyle ortaya çıkan baskıyı önlemek için baskı yapan giysiler çıkarılarak bacak istirahata alınır ve buz kesesi ile soğuk uygulanarak hastalık başlangıçta durdurulabilir. Durum iyiye gidiyorsa tedaviye pasif egzersiz, masaj ve alçak frekanslı akımlar eklenir. Başlangıçta yapılan tedaviye cevap alınamıyorsa vakit geçirilmeden ameliyat yapılmalıdır.

Pes Planus (Düztabanlık)

Pes planus ayak arkının çökmesiyle meydana gelir. Düztabanlık çoğu kez ağrı yapmaz. Ancak uzun süreli yürüme veya ayakta durmayla ayak kaslarında yorgunluk ve ağrı olabilir. Ağrı yoksa pes planusda tedaviye gerek olmadığı halde ağrı ve fonksiyon bozukluğu olduğu zaman tedavi endikasyonu vardır.

Uzm. Fzt. & Osteopat Serkan YEŞİLOĞLU

İlk, orta ve lise eğitimimi Antakya’da tamamladım. 2005 yılında Hacettepe Üniversitesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon bölümünden mezun oldum.

2005-2014 yılları arasında ABD, Fransa, İngiltere ve Almanya’da kullanılan en etkin tedavi teknikleri olan manuel fizyoterapi ve osteopati eğitim uzmanlıklarını tamamladım.

Hızlı İletişim

  • Adres Akdeniz Mh. 6. Sokak Konut Royal Apt. 10/2 Defne / HATAY
  • Telefon 0533 927 50 32 / 0532 567 35 51